HeyGym

Hey! Yaratıcı kaslarımızı harekete geçiren o işe merhaba de.

KIVILCIM

Bir sabah aynada kendine bakarken, bir akşam bilgisayar başında kambur otururken, ağır bir yükü kaldırmaya çalışırken, yaşlandığını ve zinde olmak için bir şey yapmadığını fark ettiğin an… Hey! Bir şeyler ters gidiyor. Harekete geçmen gerek! Bazen sana “Hey!” diyen bir sese ihtiyacın vardır. Geldik.

DÜNYA

Spor salonları dolu, zihinler de öyle. Egzersiz, sadece kas çalıştırmak değil; zamanla, stresle, motivasyonla da mücadele etmek. Evde, işte, trafikte… Sürekli meşgulüz. Kendine vakit ayırmak, lüks oldu. “Sporu hayatın içine nasıl sığdırırım?” Sağlıklı yaşam ve fitness uzmanlarını ve bu konularda hizmet almak isteyen kişileri bir araya getiren online bir platform olan HeyGym bu soruya cevap olarak doğdu.

DÖNÜM NOKTASI

HeyGym hep gülümseyen, harekete geçiren ve motive eden bir antrenör gibi. Sert ve buyurgan değil. “Yapabilirsin!” demiyor, “Beraber yapalım.” diyor. Bir beyaz yaka kadar planlı, bir sporcu kadar disiplinli, bir dost kadar samimi.

KARAKTER

Fark ettik ki insanlar harekete geçmek istiyordu aslında ama yalnız hissettikleri için motive olamıyorlardı. Onlara program değil, bir topluluk lazımdı. Bir “Hey!” ile harekete geçiren, hareketin enerjisini paylaşan bir ekip… HeyGym’i marka olmaktan çıkarıp bir hareket kültürüne dönüştürmeliydik.

FİKİR

Harekete geçiren, kendini ait hissedeceğin bir topluluk! Bu topluluk çok samimi ve güvenebileceğin kişilerden oluşuyor. Sana aile üyelerinden ya da en yakın arkadaşlarından biriymişsin gibi sesleniyor. Hey! Bu çok iyi değil mi?

DİL

Enerjik, samimi ve yönlendirici. Emir vermez, davet eder. “Hey!” diyerek başlar, gerisini birlikte getirir. Cümleleri kısa, sesi net, vurgusu pozitif.

GÖRSEL

Görsel dünyası da dili kadar enerjik. Parlak değil, canlı. Dinamik çizgiler, ritmik tipografi, ve o enerjiyi taşıyan renkler. Görsel dünya, markanın karakteriyle senkronize.

HAREKET

HeyGym dijital platform olarak doğdu, bir yaşam alışkanlığına dönüştü. Ekranda başlayan motivasyon, evlerde devam etti. Her bildirim, harekete geçirmek için gönderildi: “Hey! Bugün kendin için ne yaptın?” Kampanyalar, içerikler, etkinlikler… Hepsi tek bir amaç için: “Yalnız değilsin, birlikte yapacağız” hissini vermek.

SON SÖZ

Biz “Hey!” dedik, onlar karşılık verdi: “Biz de varız.” Bir marka değil, harekete geçiren bir topluluk yaratmak… Hey, bu gerçekten çok tatmin edici!